Arkadaş, aile, romantik partner karşımızdaki kişi kim olursa olsun sağlıklı bir ilişki kurup sürdürebilmemiz için en temelde güven duygusunun olması gerekir. Güvenin olmadığı yerde güvenemediğimiz kişiyle çok da kalmak istemeyiz.  İşte bu partnerler arası güvenin ihlal edilmesine neden olan her türlü davranış ise aldatma sayılır. Ve aldatmaların tamamı güveni zedelediği için ilişkiye ciddi zarar verir. Aldatmanın bu hafta değinmek istediğim kısmı ise meşru romantik partner dışında bir başkasıyla kurulan ya da kurulmak istenen fiziksel ve duygusal yakınlık isteğinin nedenleri, etkileri ve yapılabilecekler…

Aldatma kelimesinin bile çok soğuk olduğunun farkındayım. Ancak aldatma ve aldatılma durumları o kadar yaygınlaştı ki sizin de hayatınızda ya da yakın çevrenizde mutlaka bir ya da daha fazla kez şahit olduğunuzu düşünüyorum. İsmini vermek istemediğim birçok dizi ve televizyon programı da ne yazık ki aldatma üzerine kurulu ilişkileri ele alıyor ve bu kavram insan zihninde giderek normalleştiriliyor..

Aldatma deyince büyük bir kesimin aklına meşru partner dışında bir diğeriyle kurulan fiziksel yakınlık gelse de konu o kadar basit değil. Daha önce de belirttiğim gibi o ilişkideki güvenin ihlaline neden olan her türlü davranış aldatma sayılır. Dolayısıyla, meşru partner dışında bir diğer kişiye fiziksel, duygusal ya da zihinsel olarak yönelme hallerinin tamamı aldatmaya girer. O halde önce aldatma türlerini 4 başlıkta ele alalım: Aktif aldatma, pasif aldatma, duygusal aldatma, cinsel aldatma. Aktif aldatma meşru partner dışında bir diğer kişiyle planlar yaparak, aktif şekilde cinsel ve duygusal yakınlık kurma hali olarak düşünülebilir. Pasif aldatma ise henüz eyleme geçilmemiş durumdur. Sosyal medyadan kurulan diyalogları, mesajlaşmaları bu türde düşünebiliriz. Sadece cinsel birliktelik ya da cinsel birliktelik sırasında bir diğerini hayal etme varsa cinsel aldatma, sadece duygusal bağ kurma isteği, meşru eşle paylaşılamayan özeli paylaşma varsa duygusal aldatma olarak ifade edilir. Nihayetinde hepsi aldatmadır ve tüm türler zaman içinde birbirine dönüşebilir.

Aldatılan taraf bu durumu öğrendiğinde travmatik denilecek bir sürece girerek öfke, üzüntü, hayal kırıklığı, kendini suçlama gibi yoğun duygusal tepkiler yaşarken;  aldatan kişi de aslında suçluluk, utanç, pişmanlık, kimlik krizi gibi süreçler yaşamaktadır.

Aldatmanın altındaki nedenler ise kişiden kişiye değişmektedir. En sık görülen aldatma nedenlerini şöyle ifade edebiliriz: Mantık evliliği yaparak ya da baskıyla duygusal bağ kuramadan evlenme, ilişkide cinsel tatminsizlik, iş gereği evden ve eşten sıklıkla uzak kalma durumu, duygusal tatminsizlik, içsel çatışmalar, yeni bir başlangıç arayışı, sosyoekonomik problemler, öfke ve intikam gibi birçok neden partnerlerden birini aldatmaya itebilmektedir. Aldatma nedenlerinden bahsetmişken aldatmanın bir sonuç olduğunu belirtmek isterim. İlişkideki cinsel tatminsizliğin sonucu cinsel aldatmaya, duygusal tatminsizliğin sonucu zaman için başka birine aşık olmaya kadar evrilebilir. Ancak bu nedenlerin hiç biri aldatma eylemini haklı çıkaramaz.

ALDATAN KİŞİ SİZSENİZ

Sebebi her ne olursa olsun aldatma sağlıklı ve ahlaki bir davranış değildir. Aslında bu süreç suçluluk, pişmanlık, duygusal karmaşa veya meşru ilişkinizi olumsuz etkileme gibi durumlarla sizi de zorlar. Dolayısıyla öncelikle sizi aldatmaya yönelten sebepleri ve motivasyonu sorgulayın. Diğer bir deyişle yüzleşin. Mevcut ilişkinizde neler eksik, yoksa ilişkide aslında her şey yolunda da sizinle ilgili farklı bir durum mu var, eksik ya da tamamlanmamış mı hissediyorsunuz, yeni bir heyecan arayışında mısınız? Temeldeki sorun her neyse bunu bularak çözüme yönelik adımlar atmanız çok önemli. Meşru ilişkinizdeyse problem ya da duygusal bir karmaşa içindeyseniz profesyonel destek alın. Tüm adımlara rağmen toparlayamıyorsanız da başka bir kişiye yönelmeden önce yapmanız gereken, üzerinize düşen sorumluluğu üstlenerek ilişkiyi sonlandırmak olabilir. Son bir soru: Eşinizin aynı şekilde, aynı sebeplerle bir başkasına yöneldiğini öğrenseniz nasıl hissederdiniz?

ALDATILAN KİŞİ SİZSENİZ

Aldatılma durumu genellikle aldatılan kişi üzerinde travmatik etkiler yaratır ve atlatılması zorlu bir süreçtir. Aldatılan kişi, öfke, hayal kırıklığı, üzüntü gibi yoğun duygular hissederken bir de bu durumun tek suçlusu kendisiymiş gibi kendinde hata arayabilir. Bir tarafı aldatan partneri bırakıp gitmek isterken diğer tarafı geri kazanmak isteyebilir. Aldatılan kişi sizseniz, tüm bu duygusal yoğunluk kendinizi sıkışmış ve çaresiz hissetmenize neden olabilir. Bu süreçte sağlıklı bir değerlendirme yapmak için profesyonel destek almak ani tepkiler vermemek ve ani kararlar almamak önemlidir.  Devam etmeyecek bir ilişkiyse ilişkiyi sonlandırıp destek almaya devam edilebilir.

ALDATAN KİŞİ SİZE YÖNELDİYSE…

Aldatan ve aldatılan kişiye değinirken bir de aldatan kişinin yöneldiği kişiye değinmek istedim.  Partnerini aldatan kişinin motivasyonu ne olursa olsun, o an için size kurduğu cümleler inandırıcı gelse de sonunda üzüleceğinizi bilmenizi isterim. Mevcut ilişkisinde mutsuz olduğunu ya da tamamlanmadığını dile getirerek size yönelen kişi sizi eksik parçaları tamamlayan bir kaçış noktası olarak görmüş olabilir. Ki bu da puzzle’ın tek bir parçası için tamamından hiçbir zaman vazgeçemeyeceği anlamına gelir. Ya da diğer bir ihtimalle size gerçekten aşık oldu diyelim, hatta daha önce böyle hissetmedi. Bu yine de aldatma eylemini haklı çıkaramaz. Bu kişiye tam olarak güvenebilecek misiniz? Size yapılmasını istemeyeceğiniz bir şeyi bir başkasının yaşamasına izin vermek ise ayrı bir vicdan ve ahlak problemi. .

Özetle aldatmadan bahsederken neresinden tutarsak tutalım elimizde kalıyor ve sağlıklı değerlendirilmesi için profesyonel destek alınması gereken ciddi bir konu.

Güven üzerine kurulu, aşk ve huzur dolu ilişkiler yaşamanız dileğiyle…

Aşkla kalın..

Çocuğunuz Okulda İstismara Uğruyor Olabilir mi? Makale: Çocuğunuz Okulda İstismara Uğruyor Olabilir mi?